Merhaba değerli dostlar;
Öncelikle geçmiş kurban bayramımızı kutluyor memleketimiz ve ülkemiz için hayırlar getirmesini diliyorum. Yeni yayına giren Beyaz Habere de başarılar ve memleketimiz için hayırlı hizmetlere vesile olmasını diliyorum.
Her yazımda memleketimiz insanının sorunlar yaşadığı bir konuyu dile getirmeye ve bu memlekette doğup büyümüş birisi olarak empati duygusuyla sorunlara bakmaya çalışacağım.
Bu hafta ki yazımda en fazla şikayet konusu olan en çok mağduriyet hikayelerinin anlatıldığı Sağlık konusunu ele almak istedim.
Bu konuya bir karşılaştırma yaparak başlamak hedeflerimize ulaşıp ulaşamadığımızı anlamamız açısından önem taşıyor. Örneğin Eğitim Araştırma Hastanesi olmadan önce Yılda kaç hastaya bakıyorduk Eğitim Araştırma Hastanesi olduktan sonra hasta sayımız ne kadar arttı? Sevk oranımız azaldı mı? Yoksa halen insanlarımızı ilimizde tedavi edemiyor ve akın akın başta Ankara ve Karabük olmak üzere diğer illere gitmesine oralarda dertlerine çareler aramasına mı sebep oluyoruz. Bu durum nasıl aşılabilir? Hastanelerimizde çalışan hekimlerimiz ve diğer sağlık çalışanlarımız, memurlarımız, yardımcı personel niteliğinde çalışan işçilerimiz çalışma ortamlarından memnun mu? Çalışma barışı ve huzuru sağlanabilmiş mi?
Eğitim Araştırma Hastanesine geçmeden önceki 2019 yılı rakamlarına bakacak olursak yıllık muayene polikinlik sayısının 1.053, 040 olduğunu ve Acil muayene sayısının 245,220 olduğunu görmekteyiz. Toplam muayene sayımız aynı yıl 1.298, 260 olarak gerçekleşmiş. Gelelim 2022 yılı verilerine Poliknilik Muayene Sayısı 1. 190, 626 ve Acil muayene Sayısı ise 302, 787 yani dostlar toplama çıkarma işlemlerinden sonra görülüyor ki 3 yılda toplam muayene sayımız 195, 153 artış göstermiş. 3 yılda bu kadar hasta artışı bölge hastanesi olma ve diğer illerden de hasta çekme iddiasında olan bir sağlık kurumu için yeterli midir? Bunun yorumunu siz değerli okurlara bırakıyorum.
Her geçen gün sayıları artan bir şekilde poliklinik tedavisi için randevu alamadığını, bazı branşlarda doktor olmadığı için farklı illere gitmek zorunda olduğunu ifade eden çokça insanla karşılaşıyorum. Yeni hekimlerimiz geliyor. Gazetelerde ve sosyal medya da boy boy fotolarını görüyoruz fakat daha memleketi tanımadan başka bir yere gidiyorlar tabi gidişleri gelişleri gibi ihtişamlı olmuyor sessizce memleketimizden ayrılıyorlar. Hekimlerimizi memleketimizde neden uzun süre tutamıyoruz. Mesela Kastamonu Eğitim Araştırma Hastanesinde 20 yıl ve üzerinde hizmet veren kaç hekim tanıyorsunuz? ( Ben bir tane biliyorum ☺ )
Bu büyük sirkülasyonu nasıl durdurur ve hekim sayımızı, poliklinik sayımızı nasıl arttırabiliriz? Sevk göçü nasıl durdurulur? Çalışma huzuru ve barışı nasıl temin edilir? İşte bu sorulara cevaplar bulunmalı ve bir an evvel halk- hekim kopukluğu giderilmelidir. Hayatın bütünün de kaybolmaya başlayan sağlık kurumlarımızda da iyiden iyiye yok olup giden empati duygusu yeniden kazandırılmalı bu konuda idarelerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız, basınımız ve siyaset kurumlarımız bu toplumsal soruna el atmalıdırlar. İlçe Hastanelerimiz güçlendirilmeli, yeni branşlar açılmalı ve ilçelerden gelen yoğun sevkler önlenmelidir. Özellikle yaz aylarında bazı ilçelerimizin nüfusunun yaklaşık üç kat arttığını düşünürsek bu ilçelerimizdeki sağlık tesislerimiz güçlendirilerek yaşanan sağlık sorunlarına çareler üretilebilir.
Sağlık konusunda inisiyatif alma vaktidir. Burada siyaset kurumuna bir önerim olacak. Lütfen haftanın bir gününü hastaneye ayırın hekimleri ve hastaları danışmanlarınız aracığı ile değil bizzat siz dinleyin. Sorunlarla yöneticiler aracılığı ile değil bizzat görerek muhatap olun. Sorunları ancak böyle görür ve çözümü ancak bu aşamadan sonra üretebilirsiniz. Bu konunun önemini gören vekillerimiz geçtiğimiz hafta sağlık bakanımızı ziyaret ederek ilimizin sağlık sorunlarını dile getirmişler ilimiz insanının sesi olmuşlardır. Kendilerine bu vesile ile teşekkür ediyor. Bir an evvel ilimizdeki bu sağlık göçünün durdurulması, gelen hekimlerimizin memleketimize uzun süreler hizmet vermesi ve memleketimizden güzel anılarla ayrılması, inanlarımızın dertlerine memleketimiz hastanelerinde şifa bulmasını, sağlık camiasında kaybolan empati özelliğinin artması ve çalışma huzurunun sağlanmasını diliyorum.
Esen Kalın.